29 Mart 2020 Pazar

MESSİ MARADONA KARŞILAŞTIRMASI

MESSİ MARADONA KARŞILAŞTIRMASI

Hemen konuya girip asıl söylemek istediğimi yazının başında  yazayım. Messi; Maradona’nın 30 sene önce yaptığı şeylerin çok daha fazlasını, bugünün güçlü, sistemli, kademeli futbol anlayışında yapıyor. Ve bu yaptıklarını senelerdir yapıyor. Maradona ile Messi kıyaslamayı bu gözle de bakmak lazım.

Messi, Maradona’nın yanına bile yaklaşamaz!
Bunları söyleyenlere inanamıyorum. Tamam bizim de gençliğimizin efsanesi Maradona. Nasıl ki Michael Jordan’a toz kondurmuyoruz. Kobe veya LeBron’un yanına yaklaştırmıyoruz. Maradona‘yı da yani gençlik efsanelerimize kıyamıyoruz. Ancak istatistiklere hiç girmiyorum bile! Hiçbir şeye bakmadan, sadece gözlemlediğin zaman bile Messi ile Maradona’yı karşılaştırırsın. Ne demek yanına bile yaklaşamaz! Ben Messi’nin Maradona’dan daha büyük bir futbolcu olduğunu düşünüyorum. Aşağıda açıklamaya başlayalım.

1- Maradona, Arjantin milli takımını tek başına şampiyon yaptı ama Messi milli takımda hiçbir şey yapamadı.

Messi’nin cevap veremeyeceği tek konu bu. Ancak söylenebilecek şey, Messi de Dünya Kupası finali gördü. Uzatmalarda kaybetti bir Dünya kupası var. Dünya kupalarındaki en büyük şansızlığı da bir Dünya kupasına Maradona gibi çok kötü bir teknik direktörle gitmesi. Ayrıca Arjantin milli takımının hücum hattının çok çok iyi olmasının yanında, orta sahada ve defansta zayıfları olan bir takım olması, başarısızlığı etkiledi. Hücum hattının iyi olması, hücum oyuncularının çokluğunu getirip, defansif problemlerden kaybetmelerine neden oldu. Yani teknik direktörden kaynaklanan problemlerden başarısız olundu diyebiliriz.

2- Messi çok iyi bir takımda bunları başarabiliyor fakat Maradona, Napoli gibi sıradan bir takımı şampiyon yaptı.

Barcelona her zaman büyük yıldızları barındıran bir kulüp oldu. Zamanında Maradona’yı da aldı. Ancak Maradona başarılı olamadı. Orada tutunamadı. Dünyanın en büyük futbolcusu diyeceksin ama Napoli gibi sıradan bir takıma transfer olacaksın. Barcelona‘ya giden bir oyuncu sonraki durağı en azından Juventus veya İnter olmalıydı. Kim ne anlatırsa anlatsın.

Ne yapsın yani Messi, Barcelona‘yı bırakıp sırf Maradona’nın tahtını ele geçirmek için Lazio'ya mı gitsin? Barcelona gibi büyük bir kulüpte, uzun süre zirvede kalabilmek, küçük takıma gidip orayı şampiyon yapmaktan daha zordur.

Tabi bir de şu konu var. Tamam Barcelona Xavi- İniesta‘nın çok iyi olduğu zaman, kadrosu da güçlüydü. Henry-Eto’o gibi çok büyük oyuncularla bütün kupaları topladılar. Barcelona’nın efsane kadrosundan sonraki kadrolarında, hücum hatlarını çıkar elle tutulur oyuncu yok gibi. Sıradan bir takım. Bir çırpıda sayamayacağımız kadrolar. Ancak Messi ile Barcelona hep zirvenin etrafında ve her kulvarda varlar. Bu takımlardan Messi’yi çıkar ikinciliği zor elde eder. Daha da ileri giderek bütün kupaları kazandığı zamanda Messi olmasa kupaların birkaç tanesini alabilirlerdi. Puyol’un “Messi olmadan işimiz çok zor oluyor” demeci önemli.

3- Maradona’nın İngiltere’ye attığı gol. Tarihte böyle bir gol daha olmaz.


1980’ lerde sistemler, bloklar arası genişlik, oyuncuların fiziksel yetersizlikleri günümüze göre haliyle -normal olarak- çok geride. Ve Maradona bu sistemde muhteşem bir gol attı.  Messi, Maradona’nın 1980’lerde yaptığının neredeyse aynısını; günümüz futbolunda sistemlerin yerli yerine oturduğu, oyuncuların birbirine yakın oynadığı, koşma mesafelerinin revaçta olduğu, kaslı oyuncuların bol olduğu bir zamanda attı. Hala da atmaya devam ediyor. Messi bu zamanda yapıyor Maradona’nın yaptıklarını.
Aslında asıl konu bu, Messi eski zaman futbolcusu gibi hiç koşmadan, fiziksel özelliğini artırmadan, bunları yapıyor. Maradona zamanında olsa Messi, bu yaptığının on katını yapardı. Zaten Messi günümüz futbol figürlerine benzemiyor. Eski zaman futbolcusu gibi.

4- İnsanların Maradona’yı sevmesinin bir başka sebebi, Maradona’nın ilginç bir insan olması.

İnsanlar Maradona’nın kendine ihanetini hep “sıra dışılık” olarak görmesi ve hoşuna gitmesi. “Sevimli şeytan” tiplemesi her toplumda, hatta her ailede bu tip bireyleri severler. Maradona’nın durumu da bu. İşte herkes ısınırken onun takımdan ayrı ısınması, herkesin çok hoşuna gidiyor. Kavga etmesi beğeniliyor vs vs. Türkiye‘de Sergen Yalçın’a gösterilen sevgi gibi. Sergen Yalçın da, Maradona’nın küçük bir yerel versiyonu.



Sonuç olarak,
Maradona ve Messi’nin istatistiklerine baktığın zaman aslında her şey çözülür. Messi kazanılan kupalar da, bireysel ödüllerde, bireysel istatisiklerde uzak ara önde. Messi’nin istatistikleri inanılmaz derecede. Oyuna bu kadar etki eden bir futbolcunun, Maradona’nın yanına yaklaşamaz sözleri anlam ifade etmiyor.

3 Mart 2020 Salı

Ersun Yanal’ı Gönderen Yanlışları

Ersun Yanal'ı Gönderen Yanlışları

1-Ersun hocanın artık şampiyonluk yaşayabilecek psikolojik gücü yok. Ersun hoca 4-5 senedir “overuse” olmuş durumda. Bu konu bile başlı başına gitme sebebi ama bu olayı çözebilecek yönetici ülkemizde yok.
2Takımın yapısı ve oynadığı oyun sistemi birbiriyle uyuşmuyordu. Takımın hantal oyunculardan kurulu olması, kapalı savunmalara karşı çok zorluk çekmesine sebep oldu. İç sahada bu sorunu taraftar desteğiyle ve baskısıyla bir nebze çözdü ama deplasmanda çözemedi. Çünkü bu tarz oyuncularla anca 3.bölge varyasyonlarla ve topa sahip olarak sorunu çözebilirdin ancak Ersun hocanın takımında böyle sistemli bir oyun planı göremedik. Böyle rastgele atak girişimleriyle, bu oyuncu yapısıyla, bir yere kadar gelinebilirdi, hiç bir önlem alınmayınca da, beklenen son geldi.

3-Takımın tek hızlı oyuncusu, tek korkutucu oyuncusu Rodriques’i havaya sokamadı, güven veremedi. Neredeyse her maç oyundan çıkararak, oyuncunun kendine güvenini zedeledi. Takımın olmazsa olmazı pozisyonunda olan oyuncuyu, sıradan ilk 11 oyuncusu pozisyonuna soktu. Rodriques’in bu durumu, takımın tek düzey kalmasına sebep oldu.
4-Stoper bolluğunda, stoper sıkıntısı yaşadı.
Adil Rami gibi, Zanka gibi, Serdar Aziz gibi stoperlerin olduğu takım, stoper sıkıntısı yaşayarak, Jailson’u stoper oynatmak zorunda kaldı. Kimse bana Adil Rami, Zanka iyi stoper değildi demesin. Avrupa'nın en önemli liglerinde, en zorlu hücum oyuncularının olduğu liglerde OYNAYAN bu isimler eğer ülkemizde kötü performans sergiliyorsa, bunun sebebi Ersun hocadır. Üstüne üstük birde devre arasında bu oyuncuları gönderip, Jailson’a mahkum bıraktı takımı. Kötü gidişin en önemli sebeplerinden biride, savunmadaki bireysel hatalardı.
5-Emre Belözoğlu’nu oyunun dışına çıkardı. “BJK maçında Emre'yi oynatmak istemeyişi ve Emre'nin buna karşı çıkması" olayına ben inanıyorum. Bu olay Emre’yi psikolojik olarak geriye itti, takım içindeki gücünü azalttı.

Halbuki Emre Belözoğlu zaten sık sık sakatlanan bir oyuncu. O üçlüden Gustavo’yu çıkarıp, O düzeni yine kurabilirdi. Oradaki oyuncu psikolojisini iyi yönetemedi. Emre’yi takımın dışına atmayacaktı.

Takımın orta saha üçlüsü Emre-Gustavo-Kruse ‘den kuruluydu. Bu üçlü yetenekli ancak ağır ve yaşlı oyunculardan kuruluydu. Ersun hoca haklı olarak oradan bir oyuncu eksilterek, Ozan Tufan’ı oraya monte etti. Ancak Emre’yi çıkarması, takımın ateşini söndürdü. Sahadaki hırsını eksiltti. Saha içi liderini kaybettirdi. Oyuncularının saha içinde kendilerini rölantiye alabilmelerini kolaylaştırdı.
6-Maç içi oyuncu değişikliklerinde ya geç kaldı ya da yanlış değişiklikler yaptı. En basitinden sağ ön bölgeye Mevlüt’ü denemedi bile. Sol önde hızlı bir oyuncu (Rodriques) sağ önde forvet özellikli, forveti ikileyen bir oyuncu(Mevlüt). Bu varyasyonu kötü giderken dahi düşünmemesi, hocanın taktiksel sorunlarını da ortaya çıkardı. 
Sistemsel hatalar, yanlış ilk 11 kurulumu, geç gelen değişiklikler, taktiksel bir şeyler de gösteremeyince de, başarısızlık kaçınılmaz oldu. 

7-Takım yapısının yanlış olduğu bir başka konuda, gurbetçi oyuncuların çokluğu. 8-9 tane gurbetçi oyuncuyla takım birlikteliğinin sağlanamayacağını bunca yıllık tecrübesiyle çözmesi lazımdı. 

Sonuç olarak Ersun hoca, sistemsel zaaflarını, oyuncuları iyi antrene edememe zaaflarını, ilk 11 oluşturma zaaflarını, oyun içindeki değişikliklerinde yaptığı hatalarını hep süslü cümlelerle örtmeye çalıştı ama kötü oyun ve saha sonuçları artık kalmasına müsaade etmedi.

ŞENOL GÜNEŞ-AYKUT KOCAMAN KARŞILAŞTIRMASI

  Şenol Güneş- Aykut Kocaman Karşılaştırması(1) Teknik direktörler yapılarına göre ayrılırlar. Bazı teknik direktörler(TD) Savunma ağırlıklı...